Raquel, içine kapanık ve hayalperest bir genç kızdır. Yıllardır yakışıklı komşusu Ares'e karşı beslediği güçlü hisleri hep kendi içinde saklamış, bu duygularını kimseye açmamıştır. Ares, karizmatik ve ulaşılması zor biri olarak Raquel’in gözünde ideal bir aşkın somutlaşmış halidir. Ancak Raquel için bu, sadece hayranlık dolu bakışlarla sınırlı kalan bir platonik aşktan öteye gitmemiştir.
Günlük yaşamında utangaçlığıyla ön plana çıkan Raquel, Ares’i sadece uzaktan izleyerek, onun hakkında hayaller kurarak vakit geçirmiştir. Ancak bir gün, bu hayallerin peşinden gitme cesaretini toplar ve Ares'in kalbini kazanmaya karar verir. Kendi korkularıyla yüzleşmesi, dışa dönük ve özgüvenli bir kişilik sergilemeye çalışması Raquel’i daha önce hiç bilmediği bir maceranın içine sürükler.
Bu süreçte Raquel, Ares’in dış görünüşünün ardındaki karmaşık ve ulaşılması zor kişiliğiyle karşılaşır. Aralarındaki farklılıklar, uyum ve çelişkiler, ikiliyi hem uzaklaştırır hem de birbirine çeker. Raquel’in bu aşkı bir hayal mi yoksa gerçek mi olduğuna karar vermesi gerekirken, aynı zamanda kendi duygusal olgunluğunu da keşfeder.
Film, gençlik, ilk aşk ve büyüme temalarını işlerken, Raquel’in cesaretle dolu hikayesiyle izleyiciyi kalbinin derinliklerinde saklı kalmış duygularıyla yüzleşmeye davet ediyor. Bu içten ve romantik hikâye, aşka giden yolda kendi benliğini bulmanın önemini vurguluyor.