Dinozorların dünyaya dönüşü, sadece bilimsel bir başarı değil, aynı zamanda büyük bir trajediye de sahne olmuştu. Isla Nublar’daki ilk felaketin ardından, dinozorlar uzun süre boyunca insanlar tarafından yalnızca birer ürün, eğlence unsuru veya biyolojik birer kaynak olarak görülmüştü. Ancak Claire Dearing için bu bakış açısı, yaşananların ardından derin bir değişime uğrar. Bir zamanlar parkın yöneticisi olarak dinozorların ticari potansiyeline odaklanan Claire, artık onların yaşam hakkını savunan bir aktivisttir.
Bu dönüşüm, Claire’i Dinozor Koruma Grubu adında bir organizasyon kurmaya yönlendirir. Organizasyonun misyonu, dinozorların hayatta kalmasını sağlamak ve onları yok oluşun eşiğinden kurtarmaktır. Ancak bu idealist hedef, önlerinde büyük bir zorluk barındırmaktadır: Isla Nublar’daki aktif hale gelen bir yanardağ, adada kalan dinozorları ölümle burun buruna getirmiştir. Claire, dinozorların güvenli bir şekilde adadan tahliye edilmesi için bir plan yapar, ancak bu zorlu görev için yalnız başına hareket etmesi mümkün değildir.
Claire, yardım için geçmişte birlikte çalıştığı ve dinozorlar konusunda eşsiz bir deneyime sahip olan Owen Grady’ye başvurur. Owen, yalnızca dinozor davranışlarını anlamakla kalmamış, aynı zamanda Velociraptor Blue gibi yaratıklarla bir bağ kurmuş bir uzmandır. Ancak Claire’in Owen’ı ikna etmesi, dinozorları kurtarma görevinden bile daha zor bir mücadele olacaktır. Owen, Claire’in yardım çağrısına yanıt verirken, ikili bir kez daha kendilerini ölümcül bir maceranın içinde bulur.
Adada başlayan kurtarma operasyonu, kısa sürede bir felakete dönüşür. Yanardağın patlaması, yalnızca adadaki dinozorlar için değil, Claire ve Owen için de büyük bir tehdit oluşturur. Ancak tehlike yalnızca doğanın kendisinden gelmemektedir. Adada yaşananlar, dinozorların yalnızca kurtarılmaya çalışılan masum varlıklar olmadığını, aynı zamanda karanlık çıkarların hedefi olduklarını da ortaya çıkarır.
Bu süreçte Claire ve Owen, dinozorların yalnızca hayatta kalma mücadelesine değil, aynı zamanda insanoğlunun bencillik ve güç hırsına karşı da bir savaş vermek zorunda kalır. Adada karşılaştıkları her zorluk, dinozorların varlığına yönelik hem etik hem de stratejik soruları yeniden gündeme getirir.
Bu kurtarma görevi, sadece dinozorlar için değil, insanlık için de bir dönüm noktasıdır. Claire ve Owen, dinozorların hayatta kalmasının ne anlama geldiğini keşfederken, kendilerini hayatlarının en büyük sınavıyla yüzleşirken bulurlar. Bu hikâye, yalnızca bir kurtarma operasyonunun değil, doğanın ve insanın bir arada var olma mücadelesinin epik bir anlatısıdır.
