Müfettiş Jaswinder Singh, Mumbai'nin hareketli sokaklarında gerçekleşen büyük elmas soygununu çözmek için yıllarca süren bir takibin peşinden gitmektedir. 2008 yılında, prestijli bir elmas sergisinde gerçekleşen soygun, Hindistan tarihinin en büyük hırsızlıklarından biri olarak kaydedilmiş, binlerce değerli elmas çalınmış ve soygun, o günden sonra gizemini korumuştur. Yıllar geçtikçe, her şey daha karmaşık bir hale gelmiş ve dava, cinayet, yolsuzluk ve uluslararası suçlarla bağlantılı çok daha büyük bir komplonun parçası olmuştur.
Başlangıçta, Singh’in aklında bu davayla ilgili üç ana şüpheli vardır. Mangesh Desai, zengin ve itibarlı bir kuyumcudur. Soygun sırasında sergide bulunanlardan biri olarak, suçu örtbas etmeye çalışan biri gibi görünmektedir. Desai’nin geçmişinde karanlık işler olsa da, suçunu kanıtlayacak somut bir kanıt bulunmamaktadır. Sikandar Sharma, Mumbai'nin önde gelen işadamlarından biri ve aynı zamanda suç dünyasıyla güçlü bağlantılara sahiptir. Sharma’nın suçlu olabileceğine dair güçlü şüpheler olsa da, onun pozisyonu ve etkisi, müfettişi her defasında geriye çekmiştir. Son olarak Kamini Singh, eski bir polis olan ve karmaşık bir geçmişe sahip bir kadındır. Kamini’nin gözleri hala Singh'in aklında bir gizem olarak kalmaktadır. Onunla ilgili bir şeyler her zaman şüpheli olmuştur, ama ne?
İlk başta sıradan bir soygun vakası gibi görünen olay, Singh'i derinlemesine araştırmaya itmiştir. Yıllar içinde, bu sıradan soygunun aslında çok daha derin bir komploya hizmet ettiğini fark eder. Bir dizi ipucu ve tanık, onu Hindistan'dan çok daha uzaklara, Orta Doğu'ya, Abu Dhabi’ye sürükler. Bu arayış, ona bir yandan zengin ve etkili adamlarla ilgili kirli sırları, diğer yandan suçu örtbas etmek için atılan adımları keşfetme fırsatı sunar. Abu Dhabi'deki lüks gökdelenlerin içinde dönen büyük iş anlaşmaları, Mumbai'deki köhne mahallelerdeki karanlık ilişkilerle birleşir ve Singh, her an daha fazla olasılıkla karşılaşır.
Her yeni adım, müfettişi, çözülmesi gereken başka bir gizemle karşılaştırır. Her bir şüpheli, arkasında bir başka karanlık bağlantı bırakmaktadır ve Singh'in ilk başta düşündüğü gibi, suçlu yalnızca biri değildir. Olayın derinliklerine indikçe, Singh, arka planda çok daha geniş bir uluslararası çete ve büyük bir yolsuzluk ağı olduğuna dair deliller bulur. Bu ipuçları, Singh’i yalnızca suçlulara değil, aynı zamanda çevresindeki kişilere karşı güvenini sorgulamaya zorlar.
Singh'in uğraştığı en büyük soru ise, yıllarca peşinden sürüklediği ve delil toplayarak suçlulara ulaşmaya çalıştığı bir soru olacaktır: Gerçek suçlu, bu olaydan uzaklarda, gizli bir şekilde saklanıyor mu? Yoksa her şey, her zaman gözünün önündeki kişilerin arasındadır? Geçmişin ve şüpheli bağlantıların ortaya çıkmasıyla birlikte, müfettiş, sadece bir suçluyu değil, suç dünyasının karanlık ve derin yapılarını ortaya çıkarmak zorunda kalacaktır. Sonunda, Singh’i bekleyen en büyük ve karmaşık soru, bu soruşturmanın sonunda gerçek suçluyu bulmanın, geçmişi nasıl değiştireceğini anlamaktır.
